Çocuklar ebeveynlerinin ne yediklerini yemeye eğilimlidir, genç çocuklar ve gençler arasındaki artan obezite problemine ebeveyn katkıları öneren yeni bir çalışma bulur.
Araştırmacılar, ergenlerin, anne ve babalarının günde en az beş porsiyon meyve ve sebze yemeye daha yatkın olduğunu bulmuşlardır. Tersine, anne ve babaları hızlı yiyecek ya da soda tüketen gençler aynı şeyi yapma olasılıkları daha yüksektir.
UCLA Sağlık Politikaları Araştırma Merkezi'nde araştırmacılar, her gün 2 milyondan fazla California ergeninin (yüzde 62) gazoz içerdiğini ve 1,4 milyon (yüzde 43) fast food yediğini, ancak sadece yüzde 38'inin beş veya daha fazla meyve ve sebze porsiyonu tükettiğini söylüyor..
Genç diyetlerinde sağlıklı yiyecek açığının sebebi kısmen belirli şehirlerde ve mahallelerde ve diğer çevresel faktörlerde yüksek hızlı fast food restoranlarının konsantrasyonuna bağlanmıştır.
Bununla birlikte, yeni araştırma, “iyi beslenme alışkanlıkları evde başlıyor” diyen bir açıklama, politika biliminin ortak yazarı olan araştırmacı bilim adamı Susan H. Babey. "Eğer ebeveynler yeterince yemezse, şansları onların çocuklarıdır."
Kaliforniyalı gençlerin yaklaşık üçte biri (yüzde 30) aşırı kilolu veya obezdir. Zayıf beslenme alışkanlıkları, çevresel ve diğer faktörlerle birlikte, obeziteye güçlü bir şekilde bağlıdır.
California Vakfından bir hibe ile finanse edilen politika özeti, ülkenin en büyük eyalet sağlık anketi olan ve merkezden yönetilen California Sağlık Röportajı Anketi (CHIS) tarafından sorgulanan binlerce Kaliforniya gencinin cevaplarını çekti. Kısacın bulguları arasında:
"Araştırmalar bize genç obezite krizini çözmenin anahtarlarından birinin ebeveynler ile başladığını gösteriyor, fakat aynı zamanda düşük gelirli toplumlardaki kötü gıda ortamlarını da iyileştirmeliyiz," diyor Robert K. Ross, Başkan ve CEO'su California Vakfı. “Anne-babalar, çocuklarının birincil rol modelidir ve davranışları, çocuklarının sağlığını olumlu veya olumsuz yönde etkileyebilirken, düşük gelirli toplulukları temsil eden yerel yetkililerin, meyvelere, sebzelere ve diğer sağlıklı gıdalara erişimi genişletmek için çalıştıkları da önemlidir. "
👉 Obezite, tanım olarak vücuttaki yağ kütlesinin artmasıdır. Çocuklarda obezite ise bu durumun çocukluk çağında veya adölesan dönemde yaşanmasıdır. Besinlerle alınan enerjinin vücudun ihtiyacından daha fazla olması ve bu durumun uzun süre devam etmesi sonucunda vücutta yağ dokusu giderek artmaktadır.
👉 Avrupa Birliği tarafından hazırlanan Çocukluk Çağı Obezitesi ile İlgili 2014-2020 Eylem Planı'nda çocukluk çağı obezitesini önlemek için, ülkeler arası işbirliğinin güçlendirilmesi önerilmektedir (EU Action Plan on Childhood Obesity, 2014-2020).
👉 Sevcan Dablan, “Çocukluk çağı obezitesini önleme, anne karnında başlar. Hamilelik öncesi normal kilonun korunması, gebelik süresinde normal kilo alımı, gebelikte sigara içilmemesi, anne adayının orta derecede egzersiz yapması önemlidir. Doğumdan itibaren ise anne sütü ile beslenme desteklenmelidir.
👉 Obezitenin olup olmadığı değerlendirilirken çocuklara yönelik hazırlanan persentil eğrileri kullanılır. 85 persentil üzerindeki çocukların aşırı kilolu olduğu ve 90 persentil üzerindeki çocukların obez olarak tanımlandığı ifade edilebilir.
👉 Yaşam tarzı ile ilgili faktörler, beslenme ve fiziksel aktivite alışkanlıkları önemlidir. Kalorisi, yağ, şeker ve tuz içeriği fazla gıdaları çok miktarda tüketmek; bilgisayar veya ekran başında çok fazla vakit geçirip yetersiz fiziksel aktivite yapmak çocuklarda obezitenin en önemli risk faktörlerini oluşturmaktadır.
👉 Günümüzde, Türkiye'de her üç kişiden biri (20 milyon birey) obez. Kadınlarda obezite görülme sıklığı yüzde 40 iken, erkeklerde yüzde 20. Yaş dağılımına göre incelendiğinde obezite sıklığının 30'lu yaşlarda arttığı, 45-65 yaşları arasında zirve yaptığı görülüyor.
Çocuklar ebeveynlerinin ne yediklerini yediriyor.